Ben Küçükken..
Evimizin ötesinde bir yer vardı..
Papatya tarlası koymuştuk ismini bizim kızlarla..
Papatya tarlasındaki papatyaları toplar,
Bir köşeye çekilir Papatya lardan başımıza taç yapardık..
Eve koşa koşa gider;
Anne çok güzel olmuşum değil mi?
Derdik….
En azından ben öyle derdim..
Papatya tarlasının beyazları başımızda
Yeşilleri Ayaklarımızın altındaydı..
Ve kayardım hep çimlerin üzerinde annemin terlikleriyle koşarken..
Ayak parmaklarım toprağa bulanırdı.
Ve çimen rengi eteğim vardı.
Başımın tacı Papatya tarlasındandı..
Gözlerim doldu gene..
Papatya lar arasında yuvarlanmak istiyorum..
Ve yuvarlana yuvarlana geçmişe gitmek istiyorum..
Geçmişteki Papatya tarlasına akmak istiyorum..
O Papatya tarlasının üzerinde şimdi evler olmuş olmasa da..
O evlere gidip Papatya çayı içmek istiyorum..
Çocukluğumu özlüyorum..
Acı veriyor çevremdeki her şey bana..
Başıma dert..
Başıma elem..
Başıma Aşk..
Başıma Acı..
Takmak istemiyorum.
Papatya’dan taç takmak istiyorum..
Başıma..
Ve Anne’me sormak istiyorum.
Güzel olmuş muyum diye..
Elma şekeri dudaklım
Pamuk helvası yanaklım
Güzel kızım benim.
Der gibi bakmıyor artık bana..
Cocukluğumu özlüyorum..